Cadenhead’s mağazasında yaptığım tadımdan sonra biraz dinlenip bir şeyler atıştırıp saat 2’de başlayacak olan Glen Scotia turuma yetiştim. Ben ilk defa İskoç damıtımevlerini gezeceğimden görmeyi planladığım her tesis için damıtımevi turları almıştım. Aslına bakarsanız her damıtımevi kendine özgü birtakım teknikler ve üretim süreçlerinde küçük farklılıklara sahip olsa da genel olarak birçoğu birbirine çok benziyor. Her damıtımevinde hemen hemen aynı şeyleri gördüm diyebilirim. Haliyle damıtımevi turlarımın da biri diğerinden çok farklı olmadı. İskoçya’ya bir daha gelişimde eğer merak ettiğim çok önemli bir şey olmazsa muhtemelen damıtımevi gezmeyip sadece tadımlarına katılırım diye düşünüyorum.
Glen Scotia’yı Loch Lomond Group satın aldıktan sonra tesis kendine gelmiş, toparlamış. Bu arada damıtımevi maltlanmış arpasını dışardan alıyor. Aslında üretim sürecinde kullandığı birçok şeyi dışarıdan alıyor diyebilirim. Viskilerinin bir kısmını kendi depolarında bir kısmını başka bir yerde tutuyorlar. Farklı depolar kullanmalarını da Loch Lomond Group yani yatırımcıları talep ediyor. Firma, yangın, patlama, kaza veya herhangi bir felaket anında tüm fıçıların bir arada olup ziyan olmasına karşı ayrı depolar kullanarak riski dağıtıp dolayısıyla kaybı da en aza indirmek istiyormuş.
Turum esnasında Glen Scotia’da üretim devam ediyordu. Fazla detaylı bir şey göremedim, sadece bir tesis gezme turu yaptık. Dürüst olmak gerekirse Glen Scotia’da beni etkileyen bir duruma tanık olmadığımı itiraf edebilirim.
1. Glen Scotia Viskileri
Glen Scotia normal ve turbalı olmak üzere genelde 2 tip viski üreten bir tesis. Turbalı viskilerini de lightly peated, medium peated ve heavily peated olarak ayırmak mümkün. Core Rangelerinde double cask, 15, 18 yıllık viskileri ile bir de Victoriana diye bir çeşitleri var. Benim tadım turum daha üst düzey diyebileceğim Còig Tasting diye bir tadım turuydu.
2. Còig Tasting Tadım Turum
Bu turda double cask içmedim ama 15, 18 yıllık viskiler ile Victoriana’nın tadına baktım. Bu viskilerin hemen ardından 2 tane limited/distillery edition viski tattırdılar. Hatta bir de orada fıçıdan doldurulup hemen şişelenip içilebilen bir viski daha vardı. Tadım için bunlar arasından seçim yapmak ister misin dediler. Ben de ikisinin de tadına bakmak istediğimi söyleyince bana ikisinden de ikram ettiler. Bu sayede burada da diğer birçok yerde tanık olduğum İskoç nezaketini bir kez daha deneyimlemiş oldum.
Burada toplamda içtiğim 6 tane viskinin dördü cask strength idi. Size şöyle söyleyeyim en son fıçıdan çekip verdiği viskiye âşık oldum gerçekten ve tur bitiminde de dayanamayıp hemen satın aldım. Bu arada bu viski dışarıya pazarlanan ve satışta olan bir viski değil, sadece gelip mağazadan alabiliyorsunuz. Glen Scotia’nın daha çok Core Range viskilerini yurt dışında bulabiliyorsunuz.
3.Glen Scotia Deposu
Glen Scotia da Springbank gibi depo konusunda sıkıntı yaşadığı için dikey depolamaya geçmişler. Normalde geleneksel şekilde olan fıçıların yatay yani yuvarlak yüzeylerinin yere gelecek şekilde durması ve yandan delik açılarak doldurulmasıdır. Burada ise dik koyup üstten dolduruyorlar. Bu sayede bir fıçıyı daha fazla doldurabiliyor çünkü yatay olunca fıçı ağzına kadar doldurulamıyor illaki bir hava boşluğu kalmak zorunda. Bu nedenle yatay konulan fıçılar dikeylerine göre daha az viski alıyor. Ayrıca 6 fıçıyı üst üste dizerek depoluyorlar. Normalde 6 fıçıyı bu şekilde dizince ısınan hava yukarı çıktıkça en alttaki ile en üstteki arasında bir sıcaklık farkı oluyor ve en üstteki fıçı sıcağa fazla maruz kalıyor. Sıcak olan yerde olgunlaşma ve meleklerin payı daha fazladır. Bu durumu önlemek için neler yaptıklarını, yöntemlerinin neler olduğunu sordum. Bu durumu bertaraf etmek için özel bir çabaları yokmuş. İşi master blenderın yeteneğine bırakmışlar. Master blender bakıp olgunlaşmış olduğuna karar verdiği fıçıları alıyormuş. Bazı yüksek katlı depolama yapan damıtımevleri şu sıralar rotasyona başladı yani fıçıların aynı şekilde olgunlaşması için en alttaki ile en üsttekinin yerini belli aralıklarla değiştiriyorlar.
Gün içerisinde tadımlarda çok fazla viski içtiğim için akşam herhangi bir bara gitmedim, otelimde dinlendim ve yarın geçireceğim tempolu gün için enerji depoladım.
