Viskinin Anavatanı: Edinburgh
1. Ab-ı Hayat ya da Viski
Sanat ve zarafetin buluştuğu görkemli mimarisiyle Edinburgh, sanatseverlere adeta açık hava müzesinde dolaşıyormuş hissi veren en nadide Avrupa şehirlerden bir tanesi. Tarihi dokusu ve doğal güzelleri yanında şehirde bulunan zengin ve kaliteli viski rezervleri de şehri cazibe merkezi haline getiriyor. Viskinin en çok üretildiği ve hatta bir iş kolu haline geldiği yerlerden biri olan İskoçya özelinde Edinburgh şehri, aynı zamanda viski kültürünün oluşmasını sağlayan merkez olma özelliğine de sahip.
Maya, su ve arpanın birleşiminden doğan viskinin tadının daha hoş hale gelmesi için gereken bekleme süresi ve viskinin buz veya çikolata ile tüketilip tüketilemeyeceği üzerine olan tartışmalar aynı zamanda bir viski kültürünün de doğmasını sağladı.
Ayrıca viskinin köken olarak Kelt dilinde içen kişiye sonsuz ömrün bahşedildiğine inanılan su yani ab-ı hayat sözcüğünden geldiğine inanılması da viskinin geçmişinin ve kökenlerinin ne denli eski olduğuna dair bir diğer işaret olarak karşımıza çıkıyor.
2. Damıtımevlerinde Viskinin Tarihine Yolculuk
Yapımı da bir o kadar meşakkatli olan viskinin tarihine ve üretimine adım adım tanık olabileceğiniz yaklaşık 120 adet damıtımevinin bulunduğu İskoçya’nın yemyeşil doğasında lezzetli bir yolcuğa çıkabilirsiniz. Damıtımevlerinde birçok malt viski tadımı yapıp, saklama koşullarının viski tadını nasıl etkilediği ve daha birçok konuda bilgi sahibi olabilir ve hatta istediğiniz viskiyi özel şişelere doldurulmuş olarak satın alabilirsiniz.
İskoç viskileri üretildiği yere göre Islay, Highland, Lowland, Campbeltown ve Speyside gibi adlarla da anılıyorlar. Damıtımevleri haricinde Edinburgh’da viski tadımı yapabileceğiniz çok sayıda bar ve restoranlar bulunuyor. Gelin bunlara hep birlikte bakalım.
3. Edinburgh’un Gözde Viski Tadım Mekanları
Usquabae Whisky ve Usquabae Whisky
Edinburgh birkaç kadeh viski içmek isteyenler için oldukça fazla puba sahip. Bunlardan en ünlüleri ise batı ucundaki rahat atmosferi ve fazla bağımsız şişeleyici çeşidiyle Usquabae Whisky Bar ve muhteşem manzarası ile The Mound’daki Usquabae Whisky.
Scotch Whisky Experience’ın alt katında bulunan Amber Whisky Bar, ışıklandırılmış barı ile viski deneyimlemeyi görsel bir şölene dönüştürüyor.
Viski kokteyli denilince akla gelen ilk mekân ise dünya viskilerinin eklektik karışımları ve ödüllü barmenlerin spesyalleri olan mevsimsel kokteylleri ile ünlü The Devil’s Advocate.
The Abbey Bar, geleneksel İskoç yemekleri, viskiye eşlik eden geleneksel bira ve 120’den fazla viski çeşidi ile oldukça gözde bir mekân.
İskoçya’nın Lowland bölgesinde bulunan ve 19. Yüzyıla ait olan Glenkinchie damıtımevi, farklı viskiler deneyip favori tatlarını bulmak isteyenler için oldukça eşsiz bir deneyim imkânı sunuyor.
The Royal Mile’in en iyi yerinde ve ihtişamlı bir orta çağ binasında bulunmasına rağmen oldukça modern bir ortama sahip olan The Albanach’ın koleksiyonunda White Bowmore’yı ve nadir maltları içeren 250 adet malt viski seçeneği bulunuyor.
Dram Magazine tarafından ‘Scottish New Bar of the Year’ finalisti yapılan The Black Cat, şehrin merkezinde yer alan ve Rose Street caddesinde açık oturma alanı olan oldukça ferah bir mekân. Geleneksel İskoç Halk müziğinin Pazartesi, Çarşamba, Perşembe ve Pazar günleri canlı olarak yapıldığı mekân 100’den fazla yerel ve uluslararası viski çeşidine sahip.
Shore bölgesinde yer alan ve 90’dan fazla İskoç viski çeşidi bulunan Teuchters Landing, Scottish Eating and Drinking Guide 2012/13, Scotch Malt Whisky Ambassador 2013 ve CAMRA Good Beer Guide 2013 listesinde yer alan oldukça başarılı bir mekân.
